2 Kasım 2009 Pazartesi

laptop ve ben

geçen yaz başıma çok kötü bişey geldi.

laptop'ımın bir süredir ısınma(soğuma?) problemleri çektiğinin ben de farkındaydım ama o gün birdenbire kapanması ve etrafa koyu renkli dumanlar salması beni gerçekten üzdü. meraklı bir insan olarak, hem zaten garanti süresi de doldu bunun diyip içini açtım, baktım eriyen büzüşen bir parça yok, dedim ki o zaman ben bu sorunu çözerim.

ilk işim ısınma probleminin kaynağını bulmak yerine, direk sorunu çözmeye yönelik oldu. eski laptop fanını söktüm ve yerine laptoplara uygun olmayan, eşek kadar bir fan aldım. (evet bildiğin mallık). uygun montajı yaptım, ardından besmele çekip laptop'ın güç düğmesine basıverdim.

ve olanlar oldu!

kendisine yaptığım bunca işkenceye sinirlendiğini tahmin ettiğim laptop ilkin hırlar gibi garip sesler çıkardı, ardından -fanın da tam güçle çalışmaya başlamasıyla- üzerime doğru takır tukur ilerlemeye başladı. güç kablosundan kurtulması, ardından da masadan kucağıma atlamasıyla ilk başta biraz tırssam da soğukkanlılığı elden bırakmayarak kapağını kapamayı, ardından da güç düğmesine basarak kapatmayı başardım.

basit bir fan değişimine bile bu kadar aşırı tepki veren bu elektronik aletten, şahsen ben çekiniyorum arkadaş. hani bi tost makinesinden, elektrikli diş fırçasından korkmam da sonuçta bilgisayar bu, üzerinde milyon tane elektronik devre var, her an bir hal9000 durumu yaşanması işten bile değil.

aramız da daha hala iyileşmedi. gerçi o günden sonra bir yanlışını görmesem de klavyesinin üzerindeki yeşil ışık bazen anlamlı anlamlı yanıp sönüyor, sanıyorum ki içten içe harekete geçmek için o uygun günü bekliyor.

korkuyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder